18 Şubat 2021
Sunucu:Akvim TV
18 Şubat 2021
Kastamonu Belediye Başkanı Op. Dr. Galip vidinlioğlu basın toplantısı .



REGAİP KANDİLİ KUTLAMA

Üç aylar hepimiz için hayırlara vesile olsun. Cenab-ı Allah bizi Ramazan’a ulaştırsın. Bayramı birlikte eda edelim. Daha sağlıklı günlerde inşallah kucaklaşarak eskiden olduğu gibi bayramlaşırız. Fakat pandemi sürecinden dolayı öyle zannediyorum, önümüzdeki üç ayda da tedbirleri birazcık gevşetmekle birlikte aynı şekilde devam ettireceğiz. Tüm hemşehrilerimin ve ülkemizin her köşesindeki vatandaşımızın kandilini tebrik ediyorum.

GARA ŞEHİTLERİ

Gara’da 13 şehidimiz var. Cenab-ı Allah’tan şehitlerimize rahmet diliyorum. Belki tekrar gibi olacak ama şehitler bizim gönlümüzün köşesinde müstesna yerinde her zaman yaşayacaklar. Cenab-ı Allah’ta kutsal kitabımızda öyle diyor. ‘Siz onları ölüler sanmayın onlar diridirler’ diyor. Vatanımızın her köşesi şehit kanlarıyla sulanmış. Özellikle Kastamonu, bu anlamda çok özel bir yer. Şehitler diyarı, evliyalar şehri, hiç işgal görmediği halde en çok şehit veren illerimizden biri. Kastamonu için şehitlik çok ayrı bir ifade eden kavram. Tabiki bizler sıcak evlerimizdeyken vatan savunmasında kan verenler can verenler, bizim rahatımızı sağlamak için oradalar. Onun için onlara rahmet diliyorum. Ne kadar minnet duysak, şükran duysak yetmez.

DEPREM

Geçtiğimiz günlerde bir deprem gerçeği yaşadık. Ölü fay dediğimiz inaktif bir fayın aktif olması sonucu yaşadık. Artcı sarsıntıları halen daha devam ediyormuş. Deprem ülkemizin bir gerçeği. Bu konuda bizim yaptığımız en önemli şeylerden bir tanesi Çevre ve Şehircilik Bakanımız da geldiğinde Nasrullah ile Kale arasındaki kentsel dönüşümün startını verdik. İlk etapta Sinanbey Parkı’ndan başlayıp eski belediye binasını da içine alan 81 dönümlük alanın çalışmalarını biz yapıp bakanlığa teslim etmiştik. Dün itibariyle onun kabulu ve onayı geldi. Oluşturduğumuz rezerv alanı da TOKİ değerlendiriyor. Her halde oradan da kısa sürede cevap gelir. Bismillah deyip bu projemize başlamış oluruz. Tabi bu yeter mi elbette yetmez. Deprem için en öncelikli şeylerden biri dönüşüm. Biz belediye olarak her gelen projeyi mutlaka deprem yönetmeliği açısından da değerlendiriyoruz. Bu zaten kanunen uygun olması zaruret. Ne yazık ki daha önceden yaşanmış olan burada hem vatandaşlarımız açısından hem müteahhitler ve belediye açısından en kolayı boş bir arazi. Müteahhitle anlaşma ya da daha para getirecek yerlerde yapılan binalar. Kentin en son yerleşim yeri Kuzeykent Mahallesi, şuanda ise Mehmet Akif Mahallesi… Kuzeykent en son binaların yapıldığı yerdi. İlk kentsel dönüşüm oradan başladı. Aslında şehrin merkezinde o kadar çok yer var ki. Mesela İsfendiyarbey Mahallesi, iki bloğa sığa bilecek mahallemiz orası. Hepsini derleyip toplayıp bir araya getirebiliriz. Bu konuda ne müteahhitlerden nede bölge sakinlerinden bir gayret yok. Mutlaka ve mutlaka bu konu ele alınmalı. Diğer kurumlarımızla koordineli şekilde depremle ilgili vatandaşlarımızı bilgilendirme yönünde çalışmaları başlattık.

ŞEHİR LOGOSU

Şehir logosuyla ilgili herkesin beklentisine cevap vermek çok mümkün değil. Kimi kurumlarda görüyorsunuz küçük bir işaret o firmanın logosu oluyor. Logolar çok basit ve yalın olmalı. Tanıtımın yapıldığı gün etraftan gelen tepkilere bir baktım. Kimisi Gideros nerede, kimisi sarı kılçık nerede, kimisi sarımsak nerede, kimisi Abana nerede, kimisi Nasrullah nerede, kimisi kule, kimisi de kale nerede diyordu. Böyle bir şehir logosu olmaz. Bunların hepsini bir logonun içerisine yerleştirme gibi bir durumunuz yok. Ben bu logoyu beğenmedim deme hakkına herkes sahip. Ancak logoyla ilgili şehir adına bunu kolaylaştırmak için ifadeler kullanılmalı.
En çok gündeme gelen şeylerden bir tanesi oradaki kullanılan ayı oldu. Kimisi şehrin logosu bu olmalı kimisi de çok afedersiniz ‘bunu hangi ayı aklına getirdi de bu ayıyı logo olarak kullanıyor’ dedi. Bu ifadeler düzgün ifadeler değil. Dünde biliyorsunuz komşu şehrimiz Bolu’da ayı heykeli dikileceğini söylemişti mevkidaşım. Şehirden gelen tepki üzerine vazgeçtiler. Şimdi geyiğe dönmüşler. Beşiktaş’ın sembolü kartal Galatasaray’ın sembolü aslan, Fenerbahçe’nin sembolü kanarya, Trabzon’a Anadolu kaplanları derlerdi bir ara, Bursa’nın timsah, şimdi herkes bir şey kullanıyor. Ayı ile ilgili de Berlin’in simgesidir. Rusya’nın simgesidir. Bir taraftan baktığınızda güç kudret sembolüdür. Bir taraftan baktığınızda da ayı kabalığın ifadesidir. Sizin nereden baktığınızla ilgilidir bu. Dolayısıyla logo ile ilgili mutlaka bir çalışmanın yapılması ve bu konuda da tabi şehrin dinamiklerinin de bu sürece katılması lazım.

YAPILANDIRMA

Şimdi gene bu arada 2020 yılı Kasım ayında başlayıp 1 Şubat 2021 tarihine kadar devam eden yapılandırma dönemi içerisinde 2504 adet yapılandırma yapıldı. 33 farklı gelir kalemi dahilinde 4 milyon 537 bin 162 lira borç yapılandırıldı. Bina vergisi, kira gelirleri, su işletmesi hasılatı ve vergi para cezaları da bu doğrultuda yapılandırıldı. Vatandaşlarımızın ödeyebileceği şekilde kanunlar çerçevesinde gerekli taksitlendirmeler sağlandı. Yapılandırmaya dahil olan vatandaşlarımız iki ayda bir ödeme yaparak borçlarını ödeyecek. Belediye bu süreçte ne kadar sürece katkı verdi şeklinde bazı sorular oluyor, bunu da ileteyim istedim.

SU KESİNTİSİ

Geçen günlerde Kuzeykent Mahallesi’nde üç günlük bir su kesintisi oldu. Şimdi eleştiri herkesin hakkı ama kusura bakmayın da orada üç gün boyu mesai harcayan emekçi kardeşimin hakkını da kimseye yedirtmem. Bu ana hatta meydana gelen bir arızadan mütevellit böyle bir durum söz konusu oldu. Bilgilendirme de sürekli yapıldı. Efendim bunun üzerinden de kimse siyaset yapmasın. Doğru değil çünkü hiç kimse bir başkasının suyunun kesik olmasından da zevk almaz. Pandemi sürecinde insanın suyun kesik olması kadar kötü bir durum yok. Ama üç gün arkadaşlar geceli gündüzlü uğraştılar. Ben yanlarındaydım, başkan yardımcılarım sahadaydı, meclis üyelerimiz sahadaydı.

KAR MÜCADELESİ

Kar mücadelesinde kamuoyunu bilgilendirmek istediğim bazı hususlar var. Cumartesi gece kar yağışının başlamasıyla birlikte ekipler aralıksız 60 saat planlanan program çerçevesinde çalıştı. Biz belediye olarak laf değil hizmet üretiyoruz. Kar yağışı tüm hızıyla sürerken ekiplerimiz karla mücadelesini sürdürdü. Tabi doğal olarak bu kadar yoğun kar yağışının olduğu yerde temizlenen yerlerin üzerine de tekrar kar yağışı devam etti. Bu noktalar yeniden temizlendi. Tuzlama çalışmaları yapıldı. Kaldırımlara solüsyon sıkımı gerçekleştirildi. Sokak hayvanlarımızın beslemeleri yapıldı. Bunlar bir koordinasyon çerçevesinde gerçekleşti. Dünyanın her yerinde karla mücadele de bir anda her noktaya ulaşmanız mümkün değil. Lakin belirli önceliklerle elbette ki hareket edilecek. Anlamak isteyen de zaten bunu anlıyor. Lakin siyaset yapalım konuşalım ne olursa olsun anlayışı kimseye bir fayda sağlamaz. Ekiplerimiz günde üç vardiya çalışıyorlar her vardiyada da 100 kişi çalışıyor. 18 iş makinası devrede lojistik destekteki makineleri saymıyorum. Açık olmayan yolumuz yok. Dün akşam saatleri itibarıyla ve bugün de devam edecek kaldırım ve yol kenarlarında da temizlikler başladı.
Ben pazar günü öğlen Polonya’ya uçtum, pazartesi gecesi de geri döndüm. Üç saatlik uykuyla da bu yılın Yunus Emre yılı olması münasebetiyle Sayın Cumhurbaşkanımızın da önerisiyle Belediyeler Birliği tarafından organize edilen toplantıya iştirak ettim. Yokluğumuzu fırsat bilip bazıları bunu siyaset yapmak üzere evirmiş çevirmiş. Sahada çalışan bu kadar elemanımla ilgili kimseye laf söyletmem. Şimdi hem emeğin emekçinin yanında olacağım diyeceksiniz hem de emekçinin bütün çabalarını göz ardı edip bunun üzerinden siyaset yapacaksınız. Bu yakışır bir durum değil. Herkes kendine yakışanı yapsın. Şimdi karla mücadelede belediye yetersiz kalmış, Sayın Erbilgin böyle diyor. Neremiz açıkmış? Ben Salı günü Ankara’dayım arkadaşlar Sayın Mansur Yavaş’ın açıklaması vardı. Bunu ben şey olsun diye söylemiyorum. Normalin dışında bir kar yağışı aralıksız kar yağdı ve ona rağmen bizim açık olmayan hiçbir noktamız yok. Kimisi yer yer işte bizim ara sokağa girmedi falan diyor. Ara sokaklara girmek elbette ki zaman alıyor. Mansur bey açıklamasında ‘Karla mücadele timi kuruyorum’ diyor. İki sene olmuş arkadaş. Daha yeni mi kuruyorsun. Ankara’nın halini gelip görseydiniz. Şimdi herkes kendi yönettiği belediye baksın. Kendi partisini yönettiği belediyelere baksın. İstanbul’da durum ha keza öyle… Dün bir tane fotoğraf vardı buradan isterseniz paylaşırım biraz sonra kepaze bir durumdu. Şimdi herkes her şeyi söylerken dikkat edecek. Şimdi ben de O’nun ifadesiyle söyleyim, hangara insafını kaybettin, hangara vicdandan bu kadar uzaklaştın, hangara emekçinin hakkına bu kadar kayıtsız kaldın, hangara sen bu işleri öğrendin böyle. Her şeyden önce bu kadar insanın emeğine saygısızlıktır.
Benim bir buçuk günlük Polonya’ya gitmemi eleştiriyorsun. 30 ülkeden canlı yayın yapıldı. 30 ülke Kastamonu Belediyesi Hentbol Takımı diye bahsetti. Ne yapacaktım kader maçında Belediye’nin hentbol takımını yalnız mı bırakacaktım?
Belediye bir ekip işi, başkan yardımcılarının hepsi burada. Belediye ekipleri sahada. Kim hangi eksi gördü de bu tarz ifadeler kullanıyor. Hikmet beyin bu ifadelerine alıştım. Zaten dünkü basın açıklamasında da bir önceki günkü tutumunu birazcık değiştirmiş, birazcık daha insaflı bir noktaya gelmiş, işte olabilir falan diye ifadeleri var. Fakat beni asıl üzen şey bazı sosyal medya kalemşörleri. Bakın arkadaşlar şimdi ortada bir ittifak var. Bende ittifak ruhuna sağdığım. Genel Başkanımız özellikle ittifak noktasında çok hassas. Bazı açıklamaları yapan arkadaşlar zannetmesinler ki söyleyecek sözümüz yok. Bir önceki dönem Belediye Başkanı Sayın Tahsin Babaş’ın karla mücadelesindeki basın toplantısı istiyorsanız arşivlerde mevcut. Bu kadar yoğun bir kar yağışı da değildi. O gün de belediye yüklenilmiş. Fakat o gün Tahsin beyi savunan insanların bugün benim karşımda sosyal medyadan atışlarda bulunmaları çokta sağlıklı ve doğru bir durum değil. Bir defa şunu hazmet bir seçim yaşandı ve bitti. Ben de seçilmiş belediye başkanıyım. İşin enteresanı işin ucunda ittifak var. Kastamonu tek aday yoktu yarıştık. Yarışı da biz kazandık. Bu kadar net. Bakın bugün sayın bakanımız gelecek ben Bakanımızı karşılayacağım ve eşlik edeceğim.
Arkadaşlar ittifakın ruhun içine sindiremeyenler lütfen yazmasınlar. Bu iş doğru değil ama en fazla beni üzen şey şu Sayın Cumhurbaşkanımızın resmini profil resmi yapan insanların ya particilik adına sempatizanlık adına bazı şeyleri paylaşmalarını anlayabiliyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız bizim de Cumhurbaşkanımız ben de çok seviyorum. Benim talebeliğimin son demlerinde Cumhurbaşkanımız, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanıydı ve o dönemin en büyük ifadelerinden birisi şu idi kutsal ittifak. Şimdi temelleri o günlerden atılmış böyle bir birlikteliğin bugün devam etmesi kaçınılmaz. Daha belediye seçimlerine üç yıl genel seçimlere iki yıldan fazla var.
Şimdi siz bu durumda tutuyorsunuz ya üç gün sonramız bile belli değilken üç sene sonra iki sene sonra hesabıyla bugünden pozisyon alıyorsunuz. Arkadaşlar belki Türkiye siyasetinde tek liste halinde girilecek seçimlere ya bunlar belli bile değil. Siyaset zaten ihtiyaçlara cevap verebilme işidir. Eğer devlet yönetirken ihtiyaçlar ne gönderirse ona göre davranırsınız ve ona göre bir pozisyon oluşturursunuz. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi bulundan doğmuştur.
Dün parlamenter sistem vardı bugün cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi var. Yarın belki de iki parti seçime girecek ya da iki blok seçime girecek. Şimdi bunun üzerinden bugünden ittifakın ruhuna aykırı bir takım ifadeler de kullanmak kimseye bir şey kazandırmaz. Fakat hazmedemedim asıl şey şu AK Parti’nin idari kadrosunda yer alıp da sosyal medyadan paylaşım yapan zevata diyorum. Bunlar ittifak münafıkları ya imanlarını bir tazelesinler bu iş yanlış oldu ben yanlış yaptım diye desinler ya da bulundukları mevkilerle ilgili öyle zannediyorum ki Sayın AK Parti İl Başkanı Doğan Ünlü gereğini yapacaktır. Çünkü bu konu gerçekten hoş bir durum olmadı çünkü ben hiç ağzımı açıp da bugüne kadar ittifak ruhuna aykırı bir şey söylemedim. Ferdi çıkışlar doğru değil.
İnşallah bu arkadaşlarda kendilerine bir çeki düzen verirler. Fakat yazılan yazılar kalıyor bunların hepsi üç gün sonra yol, su, elektrik olarak size geri döner arkadaşlar. Bu iş böyle yapmayın doğru yapmamış olursunuz. Belediye burada ben de buradayım söyleyecek sözünüz varsa buyurun söyleyin, eleştiriniz varsa buyurun yapın, öneriniz varsa buyurun yapın fakat böyle takım tutar gibi particilik yapıp karşınızdakinin her yaptığına kötü demek doğru değil demek siyaset yapmak değil. O zaman bir farkınız olmaz. Muhalif olmak demek yapılanları hep kötülemek demek değil. Herkes yapacağın şeyleri söylesin onun üzerine siyaset yapsın. Bunu yaptığımız zaman Kastamonu adına güzel şeyler yapmış oluruz. Hem de zaten hep söylediğim şey gelin geleceğimizi birlikte inşa edelim. Çünkü kavga gürültü kimseye bir şey kazandırmaz. Şimdi tekrar en son bir cümleyle bitiriyorum daha öncesinde de söylemiştim siyasi nezaketle ilgili ve üslupla ilgili o noktada lütfen benimle ilgili de belediye ile ilgili de herkes ifadelerini kullanırken siyasi nezakete ve üsluba dikkat etsin yoksa ben de misliyle cevap veririm. Çünkü bende de usul şudur kısasa kısas… Ben çünkü hiç kimseye sırf eleştiri olsun diye farklı farklı noktalardan farklı yerlere çekerek ifadeler kullanmam. Ne diyeceksem söylerim tekraren söylüyorum Cumhuriyet Halk Partisi’ne Sayın İl başkanına, AK Parti’nin değerli yöneticilerine ve sempatizanlarına sesleniyorum. Üsluplarınıza lütfen dikkat edin hele hele özellikle AK Parti ittifak ortağımız bu sözlerine çok daha fazla dikkat etmeli çünkü bu yolu birlikte yürüyeceğiz. Kastamonu için birlikte bir şeyler yapacağız. Ben o konuda hassasiyeti gösteriyorum aynı hassasiyeti de bekliyorum.
Milliyetçi hareket partisine terör noktasında hiç kimsenin söyleyecek hiçbir laf olmaz. Bizim baştan beri çizgimiz bellidir. Herkes elindeki bilgiye göre konuşur. Herkes elindeki bilgiyi paylaşır. Onun üzerine ilaveler yapar ve yorum yapar. Şimdi ben o dönemde de çok imtinalı açıklamalar yapardım. Şimdi de aynıyım. Çünkü arkadaşlar gelen bilgilere göre devlet pozisyon alır şekil alır. Onun için dış ilişkiler ve terör kimsenin aklına geldiği gibi konuşabileceği konular değildir. Ama terörle arasına mesafe koyamayanlar hüsrana uğrayacaktır. Bu aziz millet kimin ne olduğunu iyi biliyor.